750.00 ₺ ve Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Bedava!
UMRE NEDİR?
Buradasınız: Anasayfa / UMRE NEDİR?
UMRE NEDİR?

Umre, kelime anlamı itibarıyla “ziyaret” demektir; dinî bakımdan ise belirli bir zamana bağlı olmaksızın Kâbe’yi tavaf etmek, Safâ ile Merve arasında sa‘y yapmak ve tıraş/kısaltma ile ihramdan çıkmak suretiyle eda edilen bir ibadettir. Hac farzı Zilhicce’nin belirli günlerinde yerine getirilir; umre ise yılın büyük bölümünde yapılabilir. Lakin umre, yalnız bir yolculuk değildir: niyetin arınması, kalbin tevhid üzere tazelenmesi ve kulun Rabbine yönelişinin pekişmesidir. Bu yönüyle umre, hayatın ortasında bir muhasebe ve yenilenme imkânıdır.

Umre ihram ile başlar. Erkekler iki parçalı, dikişsiz beyaz örtü giyer; kadınlar kendi tesettürüne uygun sade kıyafetleriyle niyet eder. İhram, sadece kıyafet değişimi değil, dünyevî ayrıcalıkları ve gösterişi bırakıp “Lebbeyk Allahümme Lebbeyk” diyerek teslimiyet hâline girmektir. Mikat sınırlarında niyet edilip telbiye yükseldiğinde mü’min, adeta kalbinin merkezini yeniden kurar. Kâbe’nin tavafında kul, hayatının mihverine yalnız Allah’ı koyduğunu ilân eder; her şavt, dağınıklığı toplayan, gafleti silen bir niyet tazelenmesidir. Tavafta izdihamda incitmemek, sabrı kuşanmak, bakış ve dilde edebi gözetmek, ibadetin ruhunu korur.

Sa‘y, Hz. Hacer validemizin Safâ ile Merve arasında su ararken sergilediği tevekkül ve gayretin bugüne taşınışıdır. Yedi şavtlık bu yürüyüşte kul, “çare O’ndandır” diyerek adım atar; yeşil işaretler arasında koşma (hervale) erkekler için bir sünneti yaşatır. Sa‘y, yalnız mesafeleri aşmak değil, umudun diri tutulmasıdır: Gayret kuldan, tevfîk Allah’tandır. Sa‘y tamam olduğunda, dünya işlerinde de ölçülü azim ve sabrın bereketi kalbe yerleşir.

Umrenin rükün ve vacipleri fıkıh kitaplarında tafsilatlıdır; özetle ihram, tavaf, sa‘y ve tahallül çekirdeği oluşturur. Tıraş/kısaltma ile ihramdan çıkılır; kul, haram ve mekruh sayılan bazı şeylerden uzak durduğu o hassas hâlin ardından günlük akışına dönerken, nefs terbiyesinin tadını taşır. Şeklin sahih olması elbette esastır; fakat umrenin meyvesi, edep ve ahlâkta görünür: Kalabalıkta kimseyi incitmemek, israfı terk etmek, temizlik ve çevre hassasiyetini ibadetin parçası bilmek, kardeşliğe sarılmak… İbadetin özü ihlâs ve sünnete uygunlukla kemâle erer.

Umre, yalnız Mekke günlerine sıkışmaz; Ravza-i Mutahhara ziyaretiyle Medine’nin sükûneti de kalbe işlenir. Mescid-i Nebevî’de salât ü selâmın çoğaltılması, edeple selâm verme, bekleyişi bir zikir fırsatına çevirmek; kulun Peygamber Efendimiz’e (s.a.s.) muhabbetini tazeleyip hayatına merhamet ve güzel ahlâk olarak döndürür. Böylece umre, “gitmek–gelmek”ten ibaret olmaz; dönüşte devam eden bir istikamete dönüşür.

Bu yolculuğa niyet eden kimse için hazırlık da ibadettendir: Helâlleşmek, borç ve emanetleri düzene koymak, kul hakkından sakınmak; sade, temiz ve uygun kıyafetlerle israfı terk etmek; su–gölge–dinlenme dengesine dikkat etmek; Kur’an’la ve dua ile ünsiyeti artırmak… Rehberin yönlendirmesine uymak, kalabalıkta grup disiplinini korumak, sabrı yolun azığı yapmak; umrenin huzurunu büyütür.

Umre, hayatın ritmini de güzelleştirir. Tavafın düzeni, günlere intizam verir; sa‘ydeki gayret, dünya işlerinde azmi ve dengeyi öğretir. Kısa görünen bu günler; dua disiplini, Kur’an’la yakınlık ve dilin temizliği gibi kalıcı alışkanlıklar kazandırır. Dönüşte namazın tadili, helâl hassasiyetinin artması, kalpte merhamet ve infak iştiyakı; umrenin kabul nişâneleri olarak aranır. Zira makbul umrenin en güzel alâmeti, ahlâkın güzelleşmesidir.

Özetle umre; tevhidin hatırlanması, duanın çoğaltılması, edebin ve ahlâkın terbiye edilmesidir. Yol yakın yahut uzak olsun, asıl yakınlık kalbin Rabbine yakınlığıdır. Niyetinizi güzelleştirin, adımlarınızı edebe sarın; her tavafı tövbe, her sa‘yi umut, her duayı yakınlık vesilesi kılın. Rabbimiz umrenizi makbul, dönüşünüzü mağfûr eylesin; bu yolculuk, ömrünüz boyunca dirlik ve istikamet versin.

Detaylı Bilgi İçin Bizi Arayın